öğütülmüş

öğütülmüş
αλεσμένος, περαστός

Türkçe-Yunanca Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • TAHİN — Darı unu. * Öğütülmüş tahıl. * Şekerle karıştırılarak helvası yapılan öğütülmüş susam …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kabuk kahvesi — is. Antep fıstığı kabuğunun öğütülmüş ve hafifçe kavrulmuşu ile yapılan ve kahveye benzeyen içecek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öğütülmek — nsz Öğütme işine konu olmak Un ortadan çekilince ekmeği süpürge tohumu ile öğütülmüş mısır koçanıyla yapmaya başlamışlardı. E. E. Talu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tahin — is., Ar. ṭaḥīn Öğütülmüş susamın koyu sıvı durumu Birleşik Sözler tahin helvası tahin rengi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tahmis — 1. is., ed., Ar. taḫmīs Divan edebiyatında bir gazelin her beytinin başına üç dize katılması durumu, beşleme 2. is., esk., Ar. taḥmīs 1) Kahve vb. şeyleri kavurma 2) Kavrulmuş ve öğütülmüş kahve satan yer …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tuzluk — is., ğu 1) İçine tuz konulan kap 2) anat. Atlarda gözün üstündeki, insanlarda köprücük kemiğinin ardındaki çukur yer 3) hlk. Otlayan hayvanların tuz gereksinimini karşılamak üzere, öğütülmüş kaya tuzlarının, yağmurdan korunmasını ve hayvanların… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HUŞKAR — İri öğütülmüş un. O undan olan ekmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”